18 Şubat 2011 Cuma

Kravga - Mağras 06 Şubat 2011



KARDOF yeni doğa'da rotamız bu kez Kravga - Mağras

Gezi heyecanı günler öncesinde sarmıştı beni. Şeref ile birlikte günler öncesinden hazırlıklara başlamıştık. Rehberlik görevi bizleri daha da heyecanlı kılıyordu.

Gezi günü gelip çatmıştı. Erkenden Şeref ile birlikte dernek binasında buluştuk ve son hazırlıklarımızı tamamlamaya çalıştık. Bu arada gezi katılımcıları da gelmeye başlamışlardı bile. Anlaşılan tek sabırsızlaşan bizler değildik. Yoklamamızı aldık ve 37 katılımcı ile Kravga'ya hareket ettik.

Kahvaltı için Kravga'da bir kahvehanede mola verdik. Göksu Belediye Başkanı da bizlere kahvaltıda eşlik etti. Yürüyüşümüze oldukça keyifli başladık. Hava açık ve güneşliydi, havanın güzel olması yürüyüşümüzü daha da keyifli yapıyordu.

3-4 küçük şelaleden oluşan güzel bir yere gelmiştik ve burada kısa bir mola verdik. Molanın ardından yürüyüşümüze kaldığımız yerden devam ederek, rüzgar tribünlerine doğru ilerledik. Rakım yükseldikçe, rüzgârda etkisini arttırıyordu. En sonunda rüzgar tribünlerinin yanına varmıştık. Oldukça etkileyiciydiler. Fotoğraf için güzel bir görsellik sağlıyorlardı. Bir yandan yürüyor bir yandan da fotoğraflamaya çalışıyorduk.

Bu arada kış mevsiminin güzelliklerinden olan kar, biz yürüdükçe yoğunluğunu arttırıyordu. Kış aylarında havanın erken kararması nedeniyle, zirve yapmaktan vazgeçtik. Yerel rehberimiz olan 68 yasındaki Kemal amcanın öncülüğünde aşağıya inmeye başladık. Hava kararmış ve iniş patikasını kar örtmüştü. Bu yüzden iniş yolumuzu bulamadık. O anda benim için gezinin keyfi çıkmaya başlamıştı. Öncüler yollandı ve kocaman bir ateş yaktık. Üşüyenler ateşin cömertliğine bırakmışlardı kendilerini.

Sonrasında telsizlerimize “yolu buldum” çağrısı geldi. Herkesin yüzü gülmeye başlamıştı artık. Aracımıza ulaştık ve Göksü Belediyesinin misafirhanesine doğru yola çıktık. Belediyenin bizler için hazırladığı balıkları yedikten sonra, Karaman'a doğru yola çıktık.

İkramlarından ve konuk severliğinden dolayı Göksü Belediyesi Başkanına ve çalışanlara Teşekkür Ediyorum.


Yorumlarınızı bekliyorum...

16 Şubat 2011 Çarşamba

İncesu Mağarası




İncesu Mağarası

İncesu Mağarası Taşkale kasabasının 9 Km güneyindedir. Türkiyenin üçüncü büyük yer altı su mağarası olan İncesu Mağarası içerisinde sarkıtlar, dikitler, sutunlar ve traverten havuzlar bulundurur. Miyosen kireç taşlarında gelişen mağaranın Uzunluğu 1356 m.dir. Ortalama ısı 11-12 derecede nem oranı ise %75-85 dir. Mağaraya yaklaşık 4-5 metre yükseklikte bir delikten demir merdiven ile inilmektedir. İnişte size duvarlardaki yosunlar eşlik eder. Bacadan indiğinizde mağara ikiye ayrılır bir taraf kısadır ve ileride çöküntülerden dolayı toprak siper ile kapanmıştır. Diğer bölümde ise kısa süren dar bir geçit vardır bu geçit bittikten sonra mağara sizlere hoş geldiniz der ve doğal güzelliklerini sizinle paylaşmaya başlar. Mağara enine 5 ila 10, yüksekliği ise 4-6 metre şeklinde uzanır.

Mağara sizi içine çektikçe ilginç bir hal alır. Sarkıtları, Dikitleri, Sütunlar derken Traverten havuzlarla karşılaşırsınız. Mağara damla taş birikimi yönünden oldukça zengindir. Mağara zemini genellikle düzdür fakat oldukça kaygan bir zemine sahiptir. Zaman zaman yerler çamurludur ve sularla kaplıdır. İlerledikçe küçük göller ile karşılaşırsınız.

Mağara, zamanın verdiği tahribattan çok gelen ziyaretçiler tarafından tahribata uğramış ve bir çok görsel tema yok edilmiştir. Buna rağmen mağara gezilmeye değer görsellikler sunmaktadır.

MTA tarafından yapılan araştırmalarda İncesu Mağarasının nefes darlığı ve bronşit gibi hastalıklara iyi geldiği tespit edilmiştir.

İncesu Mağarası 1. derece doğal sit alanıdır.

Hazırlayan : Tayyar ÇELİK
Kaynak : Karaman İl Turizm ve Kültür Müdürlüğü
MTA (Maden Teknik ve Arama Genel Müdürlüğü)

10 Şubat 2011 Perşembe

Sudaki İzler



Mut - Kırkpınar'dan Mavga'ya - 15.01.2011


Merhaba dostlar, yine bir mavga gezisiyle karsınızdayız. Bu gezi yeni kurduğumuz derneğimizin (KARDOF)un resmi olarak ilk gezisiydi. Toplam 21 kişiydik ve çoğu arkadaşımız yeni katılımcıydı. Rehberlik görevini Şeref arkadaşımla ben üstlendik. Bu ilk gezimize dernek başkanımız Cengiz ÖZDEMİR'in gözetiminde Mersin iline bağlı olan MUT ilçesinin Kırkpınar mevkinden başladık.
Bu gezide body sistemini uyguladık, bu sayede eski- yeni katılımcılar birbirleriyle uyumlu bir şekilde kaynaştı ve gezimiz oldukça keyifli bir hal aldı. Zaman, zaman dik yamaçlarda malzeme eksikliği nedeniyle zorlansakta, yardımlaşma sayesinde Mavga Kalesine ulaştık. Bolca fotoğraf çekimleri yaptık.
Mavga Kalesinin essiz güzelliğine kapılıp gittik ve sonunda kendimizi kalenin en ucunda bulduk. Hepimiz çok yorulmuştuk, bu nedenle yaklaşık 45 dakikalık bir mola verdik. Hem manzaranın çok güzel olması, hemde çok yorulmuş olmamızdan dolayı kimse yerinden kalmak istememişti ama aracımıza ulaşmak için yürümemiz gerekliydi. Zor bela aracımızın bulunduğu yere gittik.
Mut temsilcimiz olan Fatma hanım, Mut manzaralı bir tepeye çıkarttı bizleri. Aksam yemeğini, ateş yanında Mut'un aksam ışıklarını izlerken yedik.
Destek ve emeklerinden dolayı Fatma arkadaşımıza Teşekkür ederim.

Tayyar ÇELİK